[/size]Kara tapınaktaki yiyecek yakacak bitme üzeri idi. Bu yüzden Bless ve ordusu ava çıkmak zorundaydılar yoksa daha fazla yetmiyicek olan yiyecekler ise iç savaşlar çıkaracaktı.
Bu yüzde Bless meydanda halkı toplayıp bu durumu onlara izah etti. Ondan sonrada ordusunu alıp yola koyuldu. Bless yolda bir konuşma yaptı. ‘ arkadaşlar bu erzakları toplamak için kendinizi fazla tehlikeye atmayın eğer düşman görürüsünüz veya gördüğünüzü fark ederseniz hemen bana haber verin’ yola devam ettiler ilerde bir kurt sürüsü havada uçarcasına koşuyordu. Bless orduyu telaşa vermeden hemen ‘durun , burada biraz dinlenelim dedi’
Bless’den başka kimse fark etmemişti. O kurtları yarım saat sonra Bless kalkarak ‘ hadi gidelim’ hemen yola devam ettiler. Bir grup odun topluyor bir grup ise yoldaki domuzlara kuşları vb. hayvanları avlıyor ve depo ediyorlardı. İlerden büyük bir kahkaha sesi geldi.Bless birden ne oluyor orda diye kılıcını kaldırdı .Bu sesler düşman sesleriydi. Bütün ordu kılıçlarına yapışarak komut bekliyordu. Karşı grup komutanı geldi 'biz avlanmaya çıktık. Avlanmada savaşmamız doğru olmaz her iki ırkta yiyecek bekliyor bizden’ dedi. Bless kafasını sallayarak . ‘ tamam o zaman buradan hemen uzaklaşın bura bizim bölge’ komutan ‘ tamam biz gidiyoruz’ Bless ‘devam edin arkadaşlar tehlike yok’ ordu devam etmeye başladı. Kısa sürede avlanma sona erdi. Bless avlanmayı kayıpsız şekilde tamamlamasın mutluluğu ile dinlenmeye başladı.